2019'un sonlarında, "European Green Deal" yani "Avrupa Yeşil Anlaşması" kapsamında Avrupa'nın 2050 yılından itibaren sıfır emisyonlu bir kıta hâline getirilmesi hedefi konuldu. Bu hedefe ulaşmak için en büyük adım ise elektrikli mobiliteye yönelmek oldu. Peki 2050'ye kadar bu hedefe yetişilebilecek mi?

T&E (Transport & Environment) kurumunun araştırmalarına göre Avrupa'nın bu 2050 hedefine ulaşabilmesi için yeni otomobillerin CO2 emisyonlarının 2025 yılında %30, 2027'de %45, 2030'da ise %80 oranında azalmış olması gerekiyor. 

Tabii bunların olması için elektrikli otomobillerin hızla yaygınlaşması gerekiyor. Burada ortaya çıkan bir başka sorun da elektrikli otomobillerin içten yanmalı motorlu otomobillerden belirgin ölçüde daha pahalı olması oluyor.

Peki elektrikli otomobillerin fiyatı, fosil yakıtlı otomobillerin fiyatlarıyla ne zaman eşitlenecek?

Aynı kaynağın araştırmalarına göre otomobil üreticileri bu durumu 2025 ile 2027 yılları arasında başarabilecekler. Bu başarının, yeni batarya teknolojilerinin benimsenmesi ve seri üretimin artırılması gibi yöntemlerle sağlanacağı tahmin ediliyor.

Bu tahmine biz de katılıyoruz. Çünkü yakın zaman önce Volkswagen'in yaptığı bazı açıklamalardan örnek vermek gerekirse, firma katı hâl tipi bataryalara geçiş yapacağını ve bu sayede maliyetlerin lityum-iyon bataryalara göre belirgin ölçüde azalacağını açıklamıştı.

Tabii elektrikli otomobiller konusunda da birçok soru işareti var. Bunlar arasında kısıtlı sayıdaki şarj istasyonları, bataryaların ömürleri, bataryaların üretimi için kullanılan lityum, kobalt, bakır vs. madenlerin de aynı petrol gibi dünyamızda sınırlı miktarlarda bulunuyor olması gibi şeyler yer alıyor.

InsideEVs Türkiye'nin Facebook ve Instagram sayfalarını da takip etmeyi unutmayın!